Özlük Dosyasında Neler Olmalı? Bir Genç Yetişkinin Hikâyesi
Kayseri’de, 25 yaşımda bir genç yetişkinim. Her şeyin hızla geçtiği bir dönemdeyim. Hayatımı, küçük anlarda bulduğum huzurla yaşamak istiyorum. Bazen düşünmeden edemiyorum, neler birikmiş hayatımda? Belki de insanın hayatındaki her şey, bir özlük dosyasına sığabilir. Bu yazıyı yazarken, tam da geçen hafta yaşadığım bir olay aklımda. O an, her şeyin anlamını sorguladı ve hayal kırıklığıyla karışık bir duyguyla özlük dosyamı düşünmeye başladım. Bunu sizinle paylaşmak istiyorum.
Başlangıç: Bir Gün İçin Gereken Her Şey
Geçen hafta, ofisten bir arkadaşımla kafede oturuyorduk. Konuşmamızın bir yerinde, o “Özlük dosyanı düzenlemelisin,” dedi. O an ne hissettiğimi bilmiyorum. Bir yanda biriken evraklarımı, geçmişteki iş deneyimlerimi, hangi sertifikaların gerektiğini düşündüm. “Özlük dosyası… Evet, belki de birinin hayatı için gereklidir.” Ama işin içinde bir şey vardı, bir his vardı. Kafamda o an bir fırtına kopmaya başladı. Bir özlük dosyasına neler eklenmeliydi? Sadece iş geçmişi mi, yoksa başka bir şey de olmalı mı? Bu dosya gerçekten benim kimliğimi yansıtıyor muydu?
Hayal Kırıklığı: Geçmişin Yükü
O gün, eve döndüm ve ofisteki dosya rafta duran eski özlük dosyama göz attım. Her şey oradaydı: diploma, iş yerinden alınan referans mektupları, katıldığım seminerlerin sertifikaları. Ama bir eksiklik vardı. O dosya bana hiç de ait gibi gelmedi. İçimde bir boşluk oluştu. “Bu mu benim kimliğim?” diye düşündüm. İş deneyimlerim vardı, ama özlük dosyamda yansıyan tek şey, yaptığım işlerdi. O an fark ettim ki, o dosya, aslında ben olmaktan çok uzak bir şeydi. Her sayfası bir tür yük taşıyor gibiydi. İçimde hissettiğim şeyle, kağıtlara dökülenler arasındaki fark beni üzüyor, hayal kırıklığına uğratıyordu.
Bu kadar uzun yıllar çalışıp, biriktirdiğim bir şeyin sadece evraklardan ibaret olması beni gerçekten derinden etkiledi. O dosyada sadece “başarılar” yer almalı mıydı? Bir insanın özlük dosyasında sadece yaptığı işler ve aldığı ödüller mi olmalıydı? Bence hayır. Ama işte bu soruyu kendime sormamı sağlayan, o gün yaşadığım o duygu, bambaşka bir yolculuğa çıkmama vesile oldu.
Yeni Bir Başlangıç: Özlük Dosyasına Kendini Koymak
Bir hafta sonra, o eski dosyayı elime aldım. Bu sefer farklı bir gözle baktım. Geçmişimi, başarılarımı kabul ettim, ama artık sadece iş geçmişimi değil, benim için gerçekten değerli olan şeyleri de dosyama eklemeye karar verdim. İlk olarak, yazmaya olan tutkumdan bahsettim. Yazdıklarım, benim kimliğimin bir parçasıydı. O an fark ettim ki, her yazım aslında bir iz bırakıyordu. Bir özlük dosyasına eklemem gereken tek şey, benim hikayemdi. Yani sadece profesyonel başarılar değil, hayatta öğrendiğim dersler, beni ben yapan anılar da orada olmalıydı.
İçsel Bir Değişim: Her Şeyin Anlamı
O dosyaya yazdığım her bir satır, aslında geçmişimdeki kırılma noktalarını da kapsıyordu. Bir işte başarısız olduğumda nasıl pes etmediğimi, bir projede zorluklarla karşılaştığımda nasıl sabrettiğimi yazdım. En önemlisi, hayatımda beni gerçekten değiştiren anlar, insanlar ve duygular vardı. Her biri, kim olduğumu daha iyi anlamamı sağladı. Belki de bir özlük dosyasına sadece başarılar değil, başarısızlıklar da eklenmeliydi. Çalıştığım her iş, beni farklı bir noktaya getirdi, fakat duygusal yolculuklarım da beni ben yaptı.
O dosyanın içinde artık daha fazlası vardı. Bir işten çıkarken o hissettiklerim, ne kadar korkmuş olsam da, o anda aldığım kararlar; hepsi beni anlatıyordu. O anlarda hissettiğim hayal kırıklıkları, cesaretim, mutluluğum… Bunlar hepsi o dosyada yer bulmalıydı. Özlük dosyam, sadece “ne yaptığım” değil, “kim olduğum” hakkında da bir şeyler anlatmalıydı.
Sonuç: Gerçek Benim Kimliğim
O gün, dosyamı bitirdiğimde bir nefes aldım. Elimde sadece kağıtlar yoktu, bir hayat vardı. Kendi geçmişimi kabul etmenin, hem zorluklarını hem de güzelliklerini sahiplenmenin ne kadar kıymetli olduğunu fark ettim. Özlük dosyam artık sadece iş geçmişimle sınırlı değildi. İçinde duygu vardı, düşünce vardı, hayal kırıklığı vardı, ama en önemlisi, umut vardı. O dosya, sonunda bana ait oluyordu. Kim olduğumu ve ne yaşadığımı anlatıyordu. Belki de özlük dosyası, aslında sadece kağıtlardan ibaret değil, bir insanın kendini bulduğu bir alan olmalıydı.
Şimdi o dosyaya bakarken, her sayfa bana bir şeyler hatırlatıyor. Bu sadece işim değil, hayatımın özeti. O dosyaya eklediğim her yeni şey, bana bir adım daha attırıyor. Çünkü biliyorum, bir insan ne kadar güçlü olursa, o kadar çok şey ekler özlük dosyasına. Gerçekten değerli olan, sadece iş yaşamım değil; benim hikayem, duygularım, yaşadıklarım… Bütün bunlar, beni ben yapan şeyler.